3 Eylül 2010 Cuma

Bir tatilin sonu

Bu yaz gerçekten çok dolu geçti, gerek California'daki stajım olsun gerekse sonrasında Türkiye'deki tatilim olsun hiçbir şikayete yer bırakmayacak bir tatil :). Ve üç hafta evvel New York'a döndüm artık. İnsan evini de özlüyor gerçekten. Bu sene o özlediğim evimden taşındım (ev taşımanın bütün meşakkatlerini yaşayarak), ve yeni bir ev arkadaşıyla yeni bir eve geçtim. Sanki yeni bir hayata başlamış gibi geliyor nedense ev değiştirince, halbuki eşyalar (en azından bir kısmı) aynı, muhit aynı, alışkanlıklar aynı, en önemlisi de içinde yaşayan aynı. Yine de bir heyecan kaplıyor insanı yeniden düzenini kurarken. Yeni evimden çok memnunum, hem daha geniş, yeri güzel ve yeni ev arkaşım da gayet iyi (eskisi de iyiydi tabi, şanslıyım bu konularda). Üstelik döndüğümden beri de aksiyon şöleni devam ediyor, annem ve halamlar bu yaz beni ziyaret ediyor sanki Türkiye'de gibiyiz.  Bunların yanı sıra bu dönem bir laboratuvar dersi de veriyorum, yenilik üstüne yenilik... Bir de şu tez işlerinde iyi gelişmeler olursa değmeyin keyfime.

Stajım başarılı geçti dersem sanırım hiç yanlış olmaz. Teknik kısımlara girmeyeyim ama sosyal açıdan bakarsak güzel bir stajdı. Şunu deneyimledim ki, insanlar birbirleriyle güzel ilişkiler kurma isteğine sahipler ve içten içe bu kendiliğinden olsun diye bekliyorlar ama bunun gerçekleşmesi için bazen bir katalizör gerekiyor. Diğer stajyerler için bu stajda katalizörlerden biri bendim :). Staj başında bir tanıtım etkinliğiyle tanıştırılmış olmamıza rağmen stajyerler arasında soğuk rüzgarlar esiyordu. Ben de biraz daha önceki stajımdan sahip olduğum tecrübelerimle bu sefer ilk atılımı yaparak hepimiz için bir e-mail grubu oluşturdum ve herkesi davet ettim. Yakınımdaki stajyerle tanışıp muhabbet etmeye başladım. Her ne kadar ilk başta pek ilgi olmasa da kulaktan kulağa yayılarak grubumuz çok aktif ve kalabalık (70+) bir platforma dönüştü, ve birçok aktiviteyi (doğa gezileri, top oyunları, aksam yemekleri, ev partileri, poker partileri...) düzenlememize vesile oldu. Ben de en çok tanınan stajyerlerden biri :)... Ayrılışımda bana düzenledikleri veda yemeği ve uğurlama gerçekten duygulandırıcıydı benim için. Burayı okumayacaklarını bilsem de herkese yine teşekkür ediyorum :). Bazen size karşı hamle yapmayan birine uzanıp kucakladığınızda bir bakıyorsunuz o sizi daha sıkı kucaklamış.

Ailem İstanbul'a taşındığından bu sene Türkiye tatilimin çoğu da İstanbul'da geçti. Ama Ankara'yı özlemedim de değil, İstanbul'un ulaşımı insanı bunaltıyor gerçekten. Gezdiğinden gezeceğinden birşey anlamıyor insan. Ama boğaza ve sahile de doyamıyor :). Bu sene Ordu'daki köyümüzü de 3 sene aradan sonra ziyaret etme fırsatı buldum ve iki günde tadını sonuna kadar çıkardım. Pek çok akrabamı gördüm, yediklerimi anlatmıyorum bile :). Bu kadar gezmeden sonra kısa bir Ankara ziyareti ve sonra Afyon'da yine harika bir Aikido yaz kampı geçirdim.

Bu yaz için hissetiklerimi özetlemek gerekirse yazın başında New York'tan ayrılan insanla geri dönen birbirinden biraz farklı diyebilirim. Birçok insan tanıyıp, birçok şeyi deneme fırsatım oldu ve bazı şeylere bakış açım da değişti. Bunda son zamanlarda okuduğum bazı kitapların da belki etkisi var, yakında belki buna daha ayrıntılı eğilebilirim.

Tatilimi bu kadar anlatmak yeter, artık buraya geri dönme vakti...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder